KIRK HADİS 29

 Bir Hadis: "(Allah’ım) Kulağımın kötülüğünden, gözümün kötülüğünden, dilimin kötülüğünden, kalbimin kötülüğünden, tenimin kötülüğünden sana sığınırım." (Nesâî, İstiâze, 4)

Bir Hadis: "Kim Allah için hacceder, çirkin söz ve günahlardan sakınırsa, annesinden doğduğu gün gibi günahlarından arınmış olarak döner." (Buhârî, Hac, 4)

 "Bir Müslüman bir ağaç diker de onun meyvesinden bir insan yahut hayvan yerse muhakkak o yenilen şey, ağacı diken kimse için bir sadaka olur." (Buhârî, Edeb, 27)

"Her kim Allah’a kavuşmayı dilerse Allah da ona kavuşmayı diler ve her kim Allah’a kavuşmayı hoş görmezse, Allah da ona kavuşmayı hoş görmez." (Buhârî, Rikâk, 41)

"Bir kişinin kalbinde aynı anda iman ile küfür, doğruluk ile yalancılık, hıyanet ile emanet bir arada bulunmaz." (İbn Hanbel, Müsned, II, 349)

"Bir kimse bir günah işler de ardından güzelce abdest alır, sonra kalkıp iki rekât namaz kılar ve Allah’tan bağışlanma dilerse, Allah onu mutlaka bağışlar." (Ebû Dâvûd, Vitr, 26)

"Rabbini zikreden kimse ile zikretmeyen kimsenin misali, diri ile ölünün misali gibidir." (Buhârî, Deavât, 66)

"Arefe günü, kurban günü ve teşrik günleri biz Müslümanların bayramıdır. Bu günler yeme içme günleridir." (Ebû Dâvûd, Savm, 50)

Allah, her işi güzel yapmayı istemiştir. Şu hâlde bir hayvanı kestiğinizde de kesimini güzel yapın. (Biriniz hayvan keseceği zaman) bıçağını bilesin ve kestiği hayvanı rahatlatsın! (Müslim, Sayd, 57)

"Bir kimseye bir nimet verilir de onu (hayırla yâd ederek) dile getirirse, onun şükrünü yerine getirmiş olur. Eğer onu (kimseye söylemeyerek) gizlerse ona nankörlük etmiş olur." (Ebû Dâvûd, Edeb, 11)

"İlim için yola koyulan kimse, dönünceye kadar Allah yolundadır." (Tirmizî, İlim, 2)

"Allah tarafından kabul edilmiş haccın karşılığı ancak cennettir." (Buhârî, Umre 1)

 "Kim Kur’an’ı okur ve onu ezberlerse Allah onu cennete koyar ve akrabasından cehennemlik olan on kişiye şefaatçi kılar." (İbn Mâce, Mukaddime, 16)

"Müjdeleyin, nefret ettirmeyin; kolaylaştırın, zorlaştırmayın!" (Müslim, Cihâd, 6)

Akıllı kişi kendisini hesaba çeken ve ölümden sonrası için çalışandır. Aciz kişi ise arzularına uyup bir de Allah’tan (bağışlanma) umandır. (Tirmizî, Sıfatü’l-kıyâme, 25)

Onurlu olmak isteyeni Allah, onurlu kılar. Kimseye muhtaç olmak istemeyeni de Allah, o ihtiyaçtan kurtarır. (Buhârî, Zekât, 18)

Kulun, rabbine en yakın olduğu an secde halidir. Öyleyse secdede çokça dua ediniz. (Müslim, Salât, 215)

Sizin en hayırlılarınız, hanımlarına karşı en hayırlı olanlarınızdır. (İbn Mâce, Nikâh, 50)

Allah Teala buyurdu ki: “Ey Âdemoğlu! Günahın, bulutlar kadar olsa da istiğfar ettiğin takdirde günahının çok oluşuna bakmam, affederim.” (Tirmizî, Deavât, 109)

Müslüman, diğer Müslümanların elinden ve dilinden selâmette olduğu (zarar görmediği) kimsedir. Mümin de halkın canları ve malları konusunda kendisinden emin oldukları kimsedir. (Tirmizî, Îmân, 12)

"Emanete riayet etmeyenin imanı yoktur; ahde vefa göstermeyenin ise dini yoktur." (İbn Hanbel, III, 134)

Veren el, alan elden üstündür. (Buhârî, Zekât, 18)

İçinizden biri bir kötülük görürse onu eliyle, buna gücü yetmezse diliyle değiştirsin; buna da gücü yetmezse kalbiyle (ona karşı kin ve nefret beslesin). Bu ise imanın asgarî gereğidir. (Müslim, Îmân, 78)

Zenginlik; mal çokluğu ile değil, göz tokluğu iledir. (Buhârî, Rikâk, 15)

Kötülüğün ardından bir iyilik yap ki yaptığın iyilik, o kötülüğü yok etsin. (Tirmizî, Birr, 55)

Salih ameli eksik olan kişiyi, nesebi öne geçirmez. (Müslim, Zikir, 38)

Allah nezdinde en hayırlı arkadaş, arkadaşına karşı en hayırlı olandır. Allah nezdinde en hayırlı komşu ise komşusuna karşı en hayırlı olandır. (Tirmizî, Birr, 28)

Allah’ın en sevimli kabul ettiği amel, az da olsa devamlı olandır. (Buhârî, Libâs, 43)

Allah’a ve ahiret gününe iman eden, akrabalarıyla ilişkisini sürdürsün. (Buhârî, Edeb, 85)

Dâvûd’un dualarından biri de şuydu: “Allah’ım! Senden senin sevgini, seni sevenin sevgisini ve beni senin sevgine ulaştıran ameli isterim. Allah’ım! Senin sevgini, bana kendimden, ailemden ve serin sudan daha sevimli kıl.” (Tirmizî, Deavât, 72)

 Allah, Müslümanın başına gelen her şeyi -bir yerine batan dikeni dahi- günahlarına kefaret sayar. (Buhârî, Merdâ, 1)

"Cumada öyle bir an vardır ki eğer Müslüman bir kul o anı denk getirir, Allah’tan iyi bir dilekte bulunursa Allah onu kendisine muhakkak verir." (Müslim, Cum‘a, 13-15)

 "Allah’ın yeryüzünde dolaşan melekleri vardır. Onlar, ümmetimden bana selam getirirler." (İbn Hanbel, Müsned, I, 387)

"…Ve Allah’ın sözünün diğer sözlere üstünlüğü, Allah’ın, yarattıklarına olan üstünlüğü gibidir." (Tirmizî, Fedâilü’l-Kur’ân, 25)

"...Her kim İslam’da kötü bir çığır açarsa o kimseye açtığı çığırın günahı yükletildiği gibi kendisinden sonra o yoldan gidenlerin de günahı yükletilir..." (Müslim, Zekat 69)

 "Şüphesiz kanlarınız (canlarınız), mallarınız ve namuslarınız birbirinize haramdır/dokunulmazdır." (Buhârî, İlim, 37)

 "Üç şey vardır ki, bunların şakası da ciddi gibidir: Nikâh, boşama ve boşamadan vazgeçme!" (Ebû Dâvûd, Talak, 10)

"Ey insanlar! Selamı yayın! Akrabalarınızı ziyaret edin! Yemek yedirin! İnsanlar uyurken geceleyin namaz kılın! Selametle cennete girin!" (Tirmizî, Sıfatü’l-Kıyâme, 42/2485)

"Kesinlikle hiç kimse elinin emeğinden daha hayırlı bir yemek yememiştir. Allah’ın peygamberi Dâvûd (as) da kendi elinin emeğini yiyordu." (Buhârî, Büyû’, 15)