Sahâbe-i Kirâm'dan (r.anhüm) bir cemâat Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’ln yanında Abdullah b. Ömer'i (r.a.) andılar. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) “O ne iyi adamdır, keşke bir de geceleri namaz kılsaydı”, buyurmuştur.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ashâbından birine, “Ey filân! Geceleri çok uyuma, zîrö çok uyku sâhlbinl kıyâmet gününde fakir düşürür”, buyurmuştur.
“Gecenin bir kısmında uyanıp (Kur’ân-ı Kerîm okuya- • rak) namaz kıl” (İsrâ Sûresi, 79) meâlindeki âyet-i kerîmesi bir emirdir.. “Seher vakitlerinde de onlar istiğfar ederlerdi”. (Zâriyât Sûresi, 18) âyet-i kerîmesi bir şükürdür. "Seherlerde Allâh’dan mağfiret dileyenler...” meâlindeki (Âl-i imran Sûresi, 17) âyet-i kerîmesi bir zikirdir.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.), “Allâhü Teâlâ üç sesi sever ‘Tan ağarırken öten horozun sesini, Kur’ân okuyanın sesini, seher vakti istlğfâr edenin sesini” buyurdu.
Süfyân-ı Sevrî Hazretleri buyurdu ki; “Allâhü Teâlâ seher vaktinde esen, zikir ve istlğfârları kendisine getiren bir rüzgâr yaratmıştır."
Yine buyurdu ki; “Bir münâdî gecenin ilk saatlerinde Arş’ın altından şöyle seslenir. ‘Ey İbâdet edecekler, kalkınl’ bu sesi işitenler kalkarlar. Allâh'ın takdir ve lütfettiği kadar namaz kılarlar. Sonra gece yarısında bir münâdî yine seslenir; ‘Ey çok uzun namaz kılıp duâ edenler, uyanınız.!' bunlar da uyanıp kalkar ve seher, vaktine kadar namaz kılar, duâ ederler. Seher vakti gelince yine bir münâdî seslenir. “Ey İstiğfar edenler, kalkınız!" Bu ses üzerine onlar da kalkar, Allâhü Teâlâ'dan tevbe istiğfâr ederek mağfiretlerini isterler. Tan yeri ağarıp güneş doğduktan sonra yine bir münâdi seslenir: “Ey gâfiller, kalkınız!” Gafiller de, mezarlarından dirilip kalkan ölüler gibi yataklarından doğrulurlar.'
Hz. Lokman Hekim oğluna şöyle nasihat etmiştir. “Oğlum, seher vakti sen uykuda İken horoz uyanıp öterek senden daha flrâaetll olmasın.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder