Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu -->

4 Nisan 2024 Perşembe

 Arkadaşlardan biri, yanımda zamanın uygunsuz oluşundan yakındı. Dedi, "Az gelirim, çok çoluk ço cuğum var Yoksulluğun yükünü taşıyamıyorum. Başka bir ülkeye göç edeyim de her halükârda kımse benim iyiliğimden kötülüğümden haberdar olmasın, diye  defalarca gönlümden geçirdim.
Niceleri aç yatar da kimse bilmez kim olduğunu 
Niceleri can verir de kimse ona ağlamaz
Bununla birlikte düşmanları sevindirmekten endi­şe ediyorum. Arkamdan gülerler, ailemle ilgili çabamı mürüvvetten yoksun oluşuma yorarlar diye düşünüyo­rum. Şöyle diyeceklerdir:
Asla iyi baht görmeyecek olan 
Şu mürüvvetsize bakma sen 
O kendisi için kolay olanı seçti de 
Eşini çocuğunu zorluk içinde bıraktı 
Bilindiği gibi muhasebe ilminden bir şeyler bilirim. Sizin konumunuz sayesinde, bana gönül huzuruna se­bep olacak bir maaş tayin edilirse geri kalan ömrümü buna şükürle geçirsem yine de yeterince şükretmiş ola­mam.”
Dedim,  Padişaha çalışmanın iki tarafi vardır: Ümit ve korku. Yani ekmek ümidi ve can korkusu. O ümit ile bu korkuya düşmek akıl sahiplerinin görüşüne ay­kırıdır.
Arazinin ve bahçenin vergisini ver diye 
Kimse gelmez fakirin evine 
Ya kaygı ve tasaya razı ol 
Ya da teslim et ciğeri kediye”
Dedi, “Bu sözü benim durumuma uygun söyle­medin, benim soruma cevap vermedin. Duymadın mı, kim hıyanet ederse, hesap korkusuyla sırtı titrer, denil diğini
Doğruluk Allah’ın rızasına sebeptir
Doğru yolda gidip de kaybolanı görmedım
Bilgeler derler ki dört kişi dört kişiden yürekten incinir Harami sultandan korkar, hırsız bekçiden, fasık kovcudan , fahişe ahlak zabıtasından .Hesabı düzgün olanın muhasebeden ne korkusu olabilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder