Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu -->

10 Mart 2023 Cuma

ALLAH c.c.

 Esmaü’l-Hüsna (Güzel İsimler)

Allah Teâlâ, “Güzel isimler Allah’ındır. O’na o isimlerle dua edin.” (Araf, 180) buyurmaktadır. İmam Buharî, İmam Müslim, İmam Nesaî ve İmam Tirmizî gibi büyük hadis âlimlerinin rivayet ettiği bir hadis-i şerifte de Peygamber Efendimiz [sallallahu aleyhi vesellem], “Allah’ın 99 ismi vardır. Yüzden bir eksik. Bu isimleri bir kimse ezberler (hıfz) ve sayarsa (ihsa) cennete girer. O tektir, teki sever” buyurmuşlardır. İmam Tirmizî, yaptığı hadis rivayetinde 99 isim zikretmiştir. Müslümanlar arasında en meşhur olan da bu rivayette gecen isimlerdir.

Allah (c.c)
Allah ism-i şerifi, doksan dokuz ismin en büyüğüdür. Lafza-i Celal, yani büyüklüğün, yüceliğin sahibini ifade eden bu ism-i şerif, içinden hiç bir şey müstesna olmaksızın, bütün ilâhî sıfatları kendinde toplayan zata delalet etmektedir. Diğer isimler ise, ilim, kudret, fiil gibi ifade ettikleri manaya delâlet ederler. Yine bu ism-i şerif, Rabbimizden başkasına asla verilemez. Sadece O’na has bir isimdir.

Allah, gördüğümüz görmediğimiz, bildiğimiz bilmediğimiz bütün âlemlerin sâhibi ve mâliki, kâinatın yegâne yaratıcısı, her türlü övgüye ve ibâdete lâyık olan yüceler yücesi Rabbimizin doksan dokuz isminin bütün hususiyetlerini kendinde toplayan en kapsamlı özel adıdır.[1]

Allah Teâlâ; varlığı zorunlu olandır, bütün övgülere lâyık olandır; birdir, tektir, eşsizdir, doğmamıştır, doğurmamıştır. Varlığının başlangıcı ve sonu yoktur. Hiç bir şeye muhtaç değildir. Hiç bir şeye benzemez; hiç bir şey de O’na benzemez. Her türlü kemâl sıfatlarla muttasıftır, her türlü eksikliklerden yücedir.

Allah ism-i celâli, bütün esmâ-i hüsnâ’nın anlamlarını ve husûsiyetlerini kendisinde toplayan, sadece Allah’ın zâtına mahsus bir özel isimdir. Hiçbir varlığa isim olarak verilemez. Arapça da dahil hiç bir dilde herhangi bir kelime “Allah” isminin yerini tutamaz. Bu sebeple hiç bir dile çevrilmez. Zâten özel isimler başka dillere çevrilmeksizin olduğu gibi kullanılır.

Arapçadaki “ilâh” ve “ma’bûd”; farsçadaki “hudâ” ve “yezdan”; Türkçedeki “tanrı” ve “çalab”; ingilizcedeki “god”; fransızcadaki “dieu” vb. çeşitli dillerde tanrıyı ifâde için kullanılan kelimeler hiçbir şekilde “Allah”isminin yerini tutamaz. Allah ism-i celâlinin pek çok özelliğinden birisi şudur: Beş harften oluşan “Allah ( اَللّٰهُ )” isminin başındaki elif atılsa “lillâh ( لِلّٰهِ )” kalır. “Allah için” demektir ve aynı anlam korunur. Birinci “lâm” atılsa “lehû ( لَهُ )” kalır. “O’nun için/Allah için” demektir. Aynı anlam yine korunur. İkinci “lâm” atılsa, “hû ( هُ)” kalır. Hû’nun aslı “hüve ( هُوَ )”dir. “Hüve = O” da, Allah’a işaret eder. Bunların her birisi Kur’ân-ı Kerîm’de geçmektedir







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder