Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu -->

21 Ağustos 2021 Cumartesi

OSMANLI TARİHİ 269 YAVUZ SULTAN SELİM HAN (Oruç Reis in Tabiyeti)

 


ORUÇ REİS ' İN TABİYETİ 

Selim Han'ın Mısır sultanlığını ilk tebrik edenlerden biri de büyük Türk denizcilerinden Oruç Reis'tir. Cezayir' in sultanı olan Baba lakaplı Oruç Reis' in Osmanlı padişahlarına karşı pek özel bir sevgisi ve bağlılığı bulunuyordu. Bu itibarla Selim Han'ın Mısır fatihi olduğunu haber alır almaz reislerinden Kurdoğlu Muslihiddin'i padişah katına göndermişti. Küçük bir donanma ile İskenderiye Limanı'na gelen Muslihiddin Reis, şehrin beyine Selim Han'la mülakat etmek istediğini bildirdi. Durum Kahire'de olan Selim Han'a iletildiğinde padişah kendisini acele ile Kahire'ye istedi. Bunun üzerine İskenderiye'den Reşid'e geçen Kurdoğlu oradan Nil Nehri yoluyla padişahın bulunduğu yere ulaştı. Padişahın sarayı görülür görülmez gemilerine yelkenleri indirterek gülbang çektirdi. Kurdoğlu Muslihiddin Reis saygı ve hürmetle huzuruna çıktığı padişahın elini öptü. Baba Oruç ve kardeşi Hızır reislerin selamlarını söyledi. Tebriklerini ve bağlılıklarını bildirdi. Yanında getirmiş olduğu değerli hediyeleri sundu. Padişah, Kurdoğlu'na, donanmaları ile Barbaros kardeşler hakkında sualler sordu. Kurdoğlu da Oruç ve Hızır kardeşlerin yaptıkları gazalardan ve kazandıkları zaferlerden geniş bir şekilde bahsetti. Selim Han bu ziyaretten fevkalade memnun kalmıştı. Birkaç gün sonra Kurdoğlu Muslihiddin Reis' in gemisiyle Nil'de bir gezinti yapan Selim Han ilk defa Nil mikyasının215 bulunduğu Ravza Adası'na giderek oradaki kasrı ve bahçeleri gezmiş ve geceleyin tekrar ordugahına dönmüştür. Ravza Adası Arapların Mısır'ı zaptından itibaren mevkii ve tabii güzellikleri ile dikkati çekmiştir. Tolunoğulları, İhşidiler ve Memlükler döneminde kasırlar, cami ve hastane yaptırılmış ve çok güzel bahçeler tanzim ettirilmişti. Bundan sonra birkaç defa daha pek beğendiği Ravza Adası'na giden padişah, güneş sıcaklığının artması üzerine daimi olarak 248 K ayı 111: Haremeyn Hizmetin de burada oturmaya karar verdi. Padişah kendisi de adada güzel bir kasır yaptırdı. Köşkün duvarına kendisinin yazmış olduğu iki beyti hak ettirdi ki, meali şu şekildedir: "Mülk yalnız Allah'ındır. O mülkü elde edene bela gelir. Sonunda onu istemeyerek sahibine (Allah'a) iade eder. Nefsini de felakete atmış olur. Benim için yahut benden başkası için toprak üstünde karıncalar kadar değer bulunsaydı iş müşterek olurdu:' Beyitlerin altına 'Hadimü'l-fukara' yazmışlardı. Padişah burada iken bir suikaste de maruz kalmıştır. En şeci Memlük emirlerinden biri olan Kansu Adili birkaç cesur arkadaşı ile bir sandala binerek Ravza Adası'na gelmiş ve geceleyin kimseye görünmeden padişahın bulunduğu binanın üstüne çıkmaya muvaffak olmuştu. Fakat bir türlü padişahın bulunduğu daireye girmeye imkan bulamadığı gibi son anda işin farkına varıldığı için Nil'e atlayıp nehri yüzerek kaçmaya muvaffak oldu. Selim Han bu adamın takibi için iyi yüzücü birkaç muhafıza emir vermiş ise de yakalatmaya imkan bulamamıştı.216 Selim Han, Şam'da Mısır üzerine yürüme kararı aldığı zaman İstanbul'da kaimmakam olarak bıraktığı Piri Mehmed Paşaya haber gönderip donanmayı hazırlatarak Cafer Kapudan komutasında İskenderiye'ye göndermesini istemişti. Mayıs ayının sonlarına doğru Osmanlı donanmasının İskenderiye'ye geldiği haberi padişaha ulaştı. Selim Han yanında vezirlerinden Hocaoğlu Mehmed Paşa ve hocası Halimi Efendi de olduğu halde 28 Mayıs'ta bir gemi ile Nil Nehri üzerinde İskenderiye'ye doğru yola çıktı. Selim Han'a beş yüz kişilik özel muhafız birliği refakat ediyordu. Nehir kıyısındaki fevkalade güzel yerleri, köyleri ve kentleri seyrederek bir günlük yolculuktan sonra İskenderiye'ye ulaştı. (29 Mayıs 1517) İskenderiye'ye girişinde donanma-i hümayun bütün toplarını ateşleyerek cihangir hakanını selamladı. Donanmayı teftiş eden Selim Han, İstanbul'dan gelen zahireyi Kahire'ye yolladı. Dört gün kaldığı İskenderiye'de büyük yapılarını, mabetlerini meşhur deniz fenerini217 ve tuhaf alanlarını gezerek bilgiler aldı. Ya v ıız Sult an Selim Haıı 249 Dönüşte Deltadaki Mısır şehirlerini gezen Selim Han 12 Haziran'da Kahire'ye geldi. Osmanlı donanması ise elli yedi gün kaldığı İskenderiye'den ıs Temmuz'da ayrılarak İstanbul'a hareket edecektir. Selim Han idari bir tedbir olmak üzere donanmayla birlikte Kahire'deki bazı hükümdar oğulları ile218 sabık halife ve akrabalarını, nüfuzlu alim ve şeyhlerden bir kısmını, mimar, mühendis ve sanat erbabından bazı ileri gelenleri ve kütüphanelerdeki kıymetli eserlerden bir bölümünü İstanbul'a naklettirmiştir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder