Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu -->

22 Nisan 2021 Perşembe

OSMANLI TARİHİ 176 FATİH SULTAN MEHMED (Çıktı Otrantoya Pür Velvele)

 


ÇIKTI OTRANTO'YA PÜR VELVELE 

Balkanların karışık coğrafyasını bütünleştiren doğuda ve batıda en büyük hasımlarını dize getiren büyük Türk padişahı şimdi muhtemelen uzun bir süredir tasarlamakta olduğu İtalya proj esini gerçekleştirmek üzere harekete geçiyordu. Fatih uzun bir süredir İtalya'da olup bitenlerden casusları vasıtasıyla haberler alıyordu. İtalya devletlerinin menfaatleri dolayısıyla birbirleri ile devam eden kavgalarının kendilerini ne kadar güçsüz kıldığının farkındaydı. Bundan başka özellikle Bosna ve Mora'daki komutanları Fatih'in dikkatini bu bölgeye doğru çekiyorlardı. Nitekim Bosna Beylerbeyi Mihaloğlu İskender Bey gönderdiği bir mektupta: 288 Kayı II: Cihan D evleti "Şol Pulya memleketinin balı çok arısı azdır. Etraftan ol memlekete hep tama' ediyorlar. Ola ki Hak teala devletlü padişaha müyesser edivere. Amin Yarabbe'l-alemin" diyordu. 269 İskender Paşa balı çok, arısı az sözü ile Pulya sahillerinin çok değerli bir yer olduğunu müdafaa edenlerinin ise az olduğunu basit fakat şümullü bir tarzda izah etmişti. Öte yandan Fatih'in bu bölgeye müdahale etmesini gerektirecek sebepler de hazırdı. Napoli Kralı V. Alfons'dan sonra yerine geçen oğlu Ferdinand, Ağrıboz'un fethi üzerine sulh siyasetini bozarak Osmanlılara karşı cephe almış ve müttefikleri donanmaları ile desteklemişti. Ancak Fatih öncelikle Venedik'le yaptığı anlaşmanın dışında bıraktığı Yunan deniz adalarından Zanta, Kefalonya ve Ayamavra (Santa Marya)'nın hakimi Leonardo'nun cezasını vermek istiyordu. Sırp Despotu Lazar'ın damadı olan Leonardo eşinin ölümü üzerine Napoli Kralı Ferdinand'ın akrabasından birisiyle evlenmişti. Gerek padişahtan izin alınmadan yapılan bu evlilik gerekse son senelerde Venedik'le yapılan işbirliği ve tabiiyet şartlarının yerine getirilmemesi Osmanlılar için müdahale yapmaya yeterli sebepti. Ayrıca bu adaların zaptı Osmanlıları Güney İtalya'ya bir adım daha yaklaştıracak ve çıkarmayı kolaylaştıracaktı. Adaların zaptına sabık veziri azam Avlonya Sancakbeyi Gedik Ahmed Paşa görevlendirildi. Yirmi dokuz kadırgadan mürekkep bir donanma ve kafi miktarda azab ve yeniçeri ile harekete geçen Gedik Ahmed Paşa Zanta'yı aldıktan sonra Kefalonya üzerine yürüdü. Kefalonya ve Ayamavra adaları da neredeyse hiç mukavemet göstermeden teslim oldu. Leonardo ise çoktan Napoli'ye sığınmış bulunuyordu. Gedik Ahmed Paşa bu başarılardan sonra yirmi sekizi kadırga olmak üzere yüz otuz iki yelkenliden mürekkep bir donanma ile 26 Temmuz 1480'de Avlonya'dan hareket ederek Pulya sahillerine geldi. Napoli Kralı Ferdinand bölgeyi savunmak üzere oğlu Alfons kumandasında kuvvetler göndermişti. Buna rağmen Gedik Ahmed Fatih Sul tan Mehmed Han 289 Paşa 25 Temmuz'da Otranto Limanı'na demir atarak karaya asker çıkarmaya muvaffak oldu. Alfons kaçarak bölgeyi terk etmişti. Otranto'nun teslim tekliflerini reddetmesi üzerine Osmanlıların karaya çıkardığı toplar ateşlendi. Şehrin surlarına ve iç kısmına taş gülleler yağmaya başladı. Bunlar şaşılacak derecede güçlü ve etkiliydi. Surlarda gediklerin açılmasıyla 1 1 Ağustos Cuma günü umumi hücum başlattı. Göğüs göğüse süren kısa bir çarpışmadan sonra Türkler kaleye hakim oldular. Otranto Kalesi'ni savunan Francisco Burlo ile oğlu ölüler arasındaydı.270 Otranto'nun etrafındaki kaleleri de zapt eden Ahmed Paşa yaptığı akınlarla müthiş bir korku saldı. Ardından Otranto'yu tahkim ederek son derece kuvvetli ve muhkem bir hale getirdi. Burası İtalyayı zapta çıkılacak ilk seferde ana üs vazifesini görecekti. Otranto'nun kaybı ve Türkler geliyor narası İtalyanın dört bir yanına çayır ateşi gibi yayılmıştı Romada sanki Osmanlılar surların dibinde ordugah kurmuş gibi panik havası vardı. Yaşanan dehşet ve kargaşa öylesine şiddetliydi ki Papa artık kaçmayı planlıyordu. Papadan ve diğer İtalyan devletlerinden imdat dilenen Napoli kralı muhtemelen hiçbir yardım gelmeyeceğini bilerek Venedik gibi Fatih' in bütün isteklerini kabul edeceği B planını devreye sokmayı düşünüyordu. Yahya Kemal Fatih devrinde yaşayan bir insanın ruh hali içinde sanki Otranto'dan sonrasının Roma olduğunu görür gibidir. Çıktı pür velvele Otranto'ya Ahmed Paşa Tuğlar varsa gerektir Kızıl elmaya kadar Ra'd-ı tekbir kopup gitmelidir bank-i ezan Dar-ı küffarda meşhur kenisaya kadar Gark-ı nur olmalı iman-ı Muhammed'le Firenk Bu sefer Rim-Papadan hazreti İsa'ya kadar (Ahmed Paşa büyük bir velvele ile Otranto'ya çıktı. Artık tuğları Kızıl Elma'ya kadar varması lazımdır. Gök gürültüsü gibi tekbir koparak, ezan sesi küffar diyarındaki meşhur kiliseye kadar gitmelidir. 290 Kayı II: Cihan Dev leti Bu sefer Romadaki Papadan Hazreti İsaya kadar herkes Hazreti Muhammed'e iman ederek nura gark olmalıdır). Ancak sakalındaki kılların dahi bilmediği bir gerçek vardı. Fatih'in seferi nereye idi?




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder