YA VEDÛD SULTANİ
Evliya Çelebi’nin naklettiğine göre, Buhara’lı bir veli olan Şeyh Abdü’l Vedûd Hazretleri, Bizans devrinde İstanbul'da yaşamakta - ve Ayasofya’da ibâdetle meşgul olmaktadır. Rivâyete göre;
“Birgün mânevî rical toplanır. İstanbul’un fethini müzakere ederler, j Kılıç ile cihad edilerek fethine karar verilir. Ya Vedûd Sultan ise top-; lantıda Bizans’ın kılıç ile değil, irşad edilerek harb edilmeden fethini i müdafaa eder.
Şeyh Abdü’l Vedûd hazretler) fetih ordusunun attığı gülleleri, elleri : ile tutmakta ve geri atmakta, İstanbul’un fethini geciktirmektedir.
Durum Fatih Sultan Mehmet Han’a bildirilir. Manevi rical tekrar ! toplanır ve Cenab ı Hakka Ya Vedûd Sultan’ın ruhunun kabzı için i duâ ederler. Duâları kabul olur. Şeyh Abdü’l Vedûd sultan kuşatma-' nın 50. günü vefat eder ve İstanbul’un fethi kuşatmanın 53. gününde i müyesser olur.”
j İstanbul’un fethini takip eden Cuma günü, Fatih Sultan Mehmet i Han Ayasofya'yı gezip seyrederken, “Terler direk” denilen yerden ! ilahi bir nurun parladığını görürler ve oraya giderler. Görürler ki ilahi i nurla kaplı beyaz bir vücud kıbleye dönük olarak yatmaktadır. Nurlu j göğsünde kırmızı su ile “Ya Vedûd” yazılıdır. Ak Şemseddin, Siva-j si Kara Şemseddin ye sair evliya dediler ki:
“İşte Padişahım, İstanbul’un elliüç günde feth olunmasına se-beb bu zât idi. Allah’ın hikmeti ile İstanbul’un fethini rica edip, o gün ruhunu teslim eden bu meczubdur ki, daha önce padi-! şahımızı haberdar etmiştik.” dediler, j Hemen bütün alimler, salihler ve fazıllar onun mübârek cesedini \ yıkamak istediler. O an Ayasofya’nın “Terler direk” tarafından, j “Merhum yıkanmıştır. Hemen defn edin” diye bir ses geldi.
Sonra bütün şeyhler, Ya Vedûd Sultan'ın nâşını tabuta koyup onu j şehid kapısına gömmek için yola çıktıklarında tabutu taşıyanlar ken-j dilerini Eminönü iskelesinde buldular. Oradan bir kayığa bindiler. : Kayık kürek çekmeden ve yelken açmadan kendi kendine gidip Eba ! Eyyub El Ensari hazretlerinin yakınına geldi.
; Tabut Allah’ın emri ile hemen kayıktan çıkıp orada kazılmış, bir I mezarın başında durdu. Tabutun arkasından bütün gâziler, âlimler gittiler. Mezardan “Ya Vedûd” sesinin gelmekte olduğunu duydular, Sonra mübârek naşı o mezara defn ettiler." Bu gün Ya Vedûd türbesi i diye bilinmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder