Hz.Muhammed (s.a.v.)'in Hayatı - Altı bin esir biranda bağışlandı

Altı bin esir biranda bağışlandı
Rasûl-i Ekrem (s.a.v.) Tâif'ten Ci'râne'ye döndükten sonra esirleri ve ganimet mallamı hemen paylaştırmadı. Esirleri kur­tarmak üzere Hevâzinlilerin mü­racaatlarım bekledi. Yeni Müslü­man olan bedeviler ise, kendileri­ne bir an önce ganimetlerin veril­mesi için sabırsızlanıyorlardı. Ni- hâyet, Hevâzin Kabilesinden 14 kişilik heyet geldi. Bunların çoğu yeni Müslüman olmuşlardı. Ara­larında Peygameberimizin (s.a.v.) süt annesi Halîme'nin mensûb ol­duğu Sa'döğullan'nm temsilcileri de vardı. "Yâ Rasûlallah, biz asalet ve aşiret sahibi kimseliriz, başımıza geleni biliyorsunuz" dediler; esir­lerin ve ganimet mallarının geri verilmesini istediler. İçlerinden Peygamberimizin (s.a.v.) süt amca­sı Zübeyr: "Ey Allah'ın Rasûlü, esir kadınlar arasında süt halalan- ruz, süt teyzeleriniz de var. Onlar sana çocukluğunda hizmet ettiler ' Sen ise yardım için başvurulacak insanların en hayırlısısm" dedi.
Kadınlarımızı bırakınız
Rasûlüllah (s.a.v.) onlan dinle­dikten sonra: "Ben sizi bugüne ka­dar bekledim. Siz çok geç kaldınız. Halk etrafımda, ganimetlerin pay­laştırılmasını bekliyor Şimdi siz
du. Heyet: "Elbette kadınlarımızı ve çocuklarımızı isteriz. Aile şerefi­ni hiç bir şeyle değişmeyiz" dedi­ler. Rasûl-i Ekrem (s.a.v.): "Bana ve Abdülmuttalib oğullarının payına düşen esirler serbesttir, onlan size bağışladım" buyurdu. Diğerlerinin de serbest bırakılması için, namaz­dan sonra, kendisini şefaatçi kıla­rak, Müslamanlardan istemelerini söyledi. Hevâzin heyeti, Rasûlül­lah (s.a.v.)'in öğrettiği gibi yaptılar:
Esir başına 6 deve sözü
Öğle namazından sonra ayağa kalkıp: "Biz, RasûlüUahı (s.a.v.) şe- fâtçi kılarak, Müslüman kardeşleri­mizden, kadınlarımızı ve çocuklan- mızı bağışlamalarım istiyoruz" de­diler. Gönülleri coşturacak sözler söylediler. Rasûlüllah (s.a.v.) Ce- nâb-ı Hakk'a hamd ve sena ettik­ten sonra: "Ashabım, bana ve Ab­dülmuttalib oğullarının payına dü­şen bütün esirleri ben serbest bı­raktım. İçinizden, kardeşlerinizin gönlünü hoş etmek, karşılığını Al- lah'dan almak isteyenler de böyle yapsın. Bedelsiz vermek isteme­yenlere ise, Cenâb-ı Hakk'ın ihsan edeceği ilk ganimetten (her bir esir için 6 deve) vereceğim" buyurdu. Bütün Müslümanlar: ''Biz de hisse­mize düşeni, Rasûlüllaha (s.a.v.) bağışladık" diye bağrıştılar. 
 Kadınlannızı ve çocuklarınızı mı istersiniz, yoksa mallarınızı mı" diye sordu ikisinden birini tercih edin.Böylece mallarla beraber bin esir bir anda kurtulmuş oldu,