Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu -->

30 Ağustos 2017 Çarşamba

İLİMLE AMEL ETMEK


İLİMLE AMEL ETMEK

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyurdular:

“İlim öğreniniz ve öğrendiklerinizle amel ediniz, onu insanlara öğretiniz. Ehil olmayanlara öğretmeyiniz, ilim öğrenmeye ehil olanları da mahrum bırakmayınız.”

“İlimlerden dilediğinizi öğreniniz. Öğrendiklerinizle amel etmedikçe Allâhü Teâlâ size asla ecir ve mükâfat vermez.”

“Ey Uveymir! Allâhü Teâlâ sana kıyâmet gününde “İlim öğrendin mi yoksa cahil mi kaldın?” derse, sen de “İlim öğrendim” dersen sana o zaman “öğrendiğin ilimle ne amel işledin” diye sorulur.

Yok, cahil kaldım dersen “Cahil kalmandaki özrün, mazeretin ne idi? Neden ilim öğrenmedin?” denilir. O zaman hâlin nice olacak, söyle bakalım.”

Bu hadîs-i şerîf cehâletin ne kadar çirkin ve kötü olduğuna, öğrendiği ilimle amel etmemenin ne kadar büyük vebal olduğuna bir delildir.

İlim ağaca, o ilimle amel etmek de meyveye benzer. Meyvesi olmayan ağacın, -görüntüsü ne kadar güzel olsa da- faydası olmaz. Onun için ilmi amel ve ibâdetle süslemek lâzımdır.

Sehl bin Abdullah (rah.) “İlim dünya lezzetlerindendir. Kendisiyle amel olunduğu zaman âhiret için olur.” demiştir.

Zührî (r.a.) şöyle demiştir: “İnsanlar, ilmiyle amel etmeyen âlimin sözüne, ilmi olmayan kişinin de ameline itibar etmez.”

Abdullah bin Mu’tez (rah.): “Münafığın ilmi sözündedir, müminin ilmi amelindedir.” dedi.

Bişr bin Hâris (rah.): “Öğrendiği ile amel eden kimse için ilim ne güzeldir. Amel etmeyen için de ne kadar zararlıdır.” dedi. (Iktızâü’l-ilm el-amel, Hatîb-i Bağdâdî)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder