TARİHTE İLK ÇİÇEK AŞISI

Çiçek hastalığı ilk kez İslam ve Türk hekimleri tarafından incelenmiştir. İbni Sina da çiçek hakkında kayda değer yazılar yazmış ve bu hastalığın önemine dikkat çekmiştir.
  Türkler pek basit bir şekilde yapıyorlardı. Hafif çiçek çıkarmış olan hastanın yarası içindeki cerahatli sıvı alınıyor ve bundan aşı üretiliyordu. Henüz çiçek çıkarmayan çocuğun koluna sürülen bu sıvı üzerine hafif şekilde çizilerek aşı tamamlanmış oluyordu. Bu işlemide her yıl tekrarlıyorlardı. Bağışıklık kazanın çocuklar en az 1 yıl bu hastalığa yakalanmıyorlardı
  Dönemin Fransa Elçisinin eşi Madam Montegü ülkesinde çiçekten kırılıp ölen insanlar için çiçek aşısı ile ilgili gözlemlerini bir seri mektuplar ülkesine iletmiştir. Kendi çocuklarına da çiçek aşısı yaptırdığını ve ülkesine yazdığı mektuplarla çiçek aşısının göz ardı edilemeyecek kadar önemli olduğuna değindiği Tıp tarihi kaynaklarında yer almıştır. Işte Batı artık çiçek aşısı ile tanışmış Hatta bu aşı yaygınlaştırmak için de aşılanacak her çocuk için ailelere para verilmiştir
Osmanlı döneminde tıpa ve hekimlere verilen önem Topkapı Sarayı'ndaki Hekimbaşı odasında görülür. Sarayın bahçesinde Harem'e yakın bir bölümde iki katlı şirin bir yapı sizi karşılar. Hekim başının muayene yaptığı oda Giriş katında yer alır. Ibbi araç gereçleri ile İlaç yapımında kullanılan  Durak ilaç şişeleri Tansu harf kalıpları Tire aklar antioksidan Panzehir ilaç şişelerinin toplandığı çantalar yine bu mekanlardır. Üst kat ise Hekim başının lojmanı olarak hizmet verir