Krallardan birini duydum, geceyi eğlenceyle geçirmişti ve sarhoşluğun son haddinde şöyle diyordu:
Bizim için dünyada şu andan daha yüzeli yok
Çünkü iyiden kötüden endişemiz ve kimseden derdimiz yok
Soğukta çıplak bir fakir dışarda yatıyordu. Bunu duydu ve şöyle dedi:
Alemde talih bakımından senin gibişi yokmuş
Tut ki derdin yok, bizden de mi derdin yok?
Bu söz kralın hoşuna gitti. Bin dinarlık bir kese uzattı kapıdan. Dedi, “Fakir, eteğini aç.” Fakir dedi: “Nerden açayım eteğimi? Elbisem yok ki!” Kral onun zavallı haline daha da acıdı ve para kesesine bir de elbise ekleyip kendisine gönderdi. Fakir adam, o parayı ve malı kısa sürede yedi ve saçıp savurdu. Tamah ederek tekrar geldi.
Kayıtsız yaşayanların mal durmaz avucunda
Ne âşığın kalbinde karar olur, ne kalburda su
Kralın onunla ilgilenecek hali yokken kendisine, filan fakir bekliyor, diye arz ettiler, öfkelendi ve yüzünü buruşturdu.
Akıl ve izan sahipleri bu yüzden şöyle demişlerdir: “Padişahların hiddet ve öfkesinden sakınmak gerek. Çünkü onların çalışmaları daha ziyade memleketin bü yük işleriyle ilgilidir ve halkın izdihamına tahammülleri olmaz,"
Padişahın malı haram olur
Fırsat zamanını gözetmeyene
Söz için uygun zamanı önceden görmedikçe
Boşuna söyleyerek kıymetini yok etme
Padişah dedi: “Bu kadar sürede bunca malı çarçur eden bu müsrif dilenciyi kovun. Çünkü beytülmal hazi- si miskinlerin lokmasıdır, “şeytanların kardeşlerinin değil”
Gündüzün aydınlığında kokulu mum yakan aptalın
Bizim için dünyada şu andan daha yüzeli yok
Çünkü iyiden kötüden endişemiz ve kimseden derdimiz yok
Soğukta çıplak bir fakir dışarda yatıyordu. Bunu duydu ve şöyle dedi:
Alemde talih bakımından senin gibişi yokmuş
Tut ki derdin yok, bizden de mi derdin yok?
Bu söz kralın hoşuna gitti. Bin dinarlık bir kese uzattı kapıdan. Dedi, “Fakir, eteğini aç.” Fakir dedi: “Nerden açayım eteğimi? Elbisem yok ki!” Kral onun zavallı haline daha da acıdı ve para kesesine bir de elbise ekleyip kendisine gönderdi. Fakir adam, o parayı ve malı kısa sürede yedi ve saçıp savurdu. Tamah ederek tekrar geldi.
Kayıtsız yaşayanların mal durmaz avucunda
Ne âşığın kalbinde karar olur, ne kalburda su
Kralın onunla ilgilenecek hali yokken kendisine, filan fakir bekliyor, diye arz ettiler, öfkelendi ve yüzünü buruşturdu.
Akıl ve izan sahipleri bu yüzden şöyle demişlerdir: “Padişahların hiddet ve öfkesinden sakınmak gerek. Çünkü onların çalışmaları daha ziyade memleketin bü yük işleriyle ilgilidir ve halkın izdihamına tahammülleri olmaz,"
Padişahın malı haram olur
Fırsat zamanını gözetmeyene
Söz için uygun zamanı önceden görmedikçe
Boşuna söyleyerek kıymetini yok etme
Padişah dedi: “Bu kadar sürede bunca malı çarçur eden bu müsrif dilenciyi kovun. Çünkü beytülmal hazi- si miskinlerin lokmasıdır, “şeytanların kardeşlerinin değil”
Gündüzün aydınlığında kokulu mum yakan aptalın
Lambasında aksam yağ görmez olursun yakında
Nasihatçi vezirlerden biri dedi: “Ey yeryüzünün padişahı, böyle kimselere geçinebilecekleri kadar bîr ödeneği parça parça vermek gerekir ki harcamada is- iraf etmesinler. Fakat buyurduğun üzere kovup reddetmek, lütufta bulunarak birini ümitlendirip sonra da ' ümitsizlikle yaralamak, himmet sahiplerinin ahlâkına uygun değildir.”
Kendi yüzüne tamahkârın kapısını açmak olmaz Açıldığı zaman da kabalıkla kapatmak olmaz
Kimse göremez Hicaz’daki susuzların
Kendi yüzüne tamahkârın kapısını açmak olmaz Açıldığı zaman da kabalıkla kapatmak olmaz
Kimse göremez Hicaz’daki susuzların
Tuzlu su etrafında toplandıklarını
Nerede bir tatlı su kaynağı varsa
İnsan, kuş ve karınca oraya toplanır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder