Drop Down MenusCSS Drop Down MenuPure CSS Dropdown Menu -->

11 Nisan 2018 Çarşamba

İMÂM-I AZAM IN TALEBESİNE NASÎHATİ



İMÂM-I AZAM IN TALEBESİNE NASÎHATİ


: Bilmiş oi ki' İnsanlarla hoş geçinmezsen sana düşman olur-lar. Anan, baban bil© olsa senden hoşlanmazlar. Akraban olma-(yan kişilerle de güzel geçinirsen, sana ana baba gibi olurlar, i Şimdi gözümün önünden şöyle geçiyor: Basra'ya gidiyorsun, onlara muhâlefete başlıyorsun, aralarına karışmıyorsun.

Sen onları terk ediyorsun, onlar da seni terk ediyorlar. Sen onlara darılıyorsun, onlar da sana... Sen onlara sap-i kinlik isnât ediyorsun, onlar da seni dalâlette sayıyorlar. Böyle yaparsan hem sana, hem bize leke olur. Onlardan kaçmak istersin. Bu akıl işi değildir. Zîrâ geçinmek gereken yerde müdârâ yapmayan akıllı sayılmaz.

Basra’ya girdiğin zaman insanlar seni karşılar ve ziyâret ederler. Senin kadrini bilirler.

Sen herkese mertebesine göre îtibâr et. Şeref ehline ikrâmda bulun. .

İlim ehline tâzîmde bulun. Ustazlara hürmet göster. Gençlere az olmak üzere lâtîfe yap. Halkla yakından görüş.i Fâclrlere müdâra göster; Onları Idâre et. Hayırlı kimselerle arkadaşlık yap. Sultana saygısızlık gösterme,

lâkayd olma.

Kimseyi hakîr görme, Mürüvvette kusur etme, sırrını kimseye söyleme.

Denemedikçe kimsenin dostluğuna güvenme. Alçak ve hasîs kimselerle dost olma.

Hoşa gitmeyen şeye alışma. Sefihlerle düşüp kalkma.

Hoş geçin. Sabırlı ve mütehammil ol. Güzel ahlâklı, geniş yürekli, derya gönüllü ol.

Elbisen temiz ve yeni olsun. Binek atın iyi olsun. Güzeli kokular kullan.

Halkın ahvâlinden haber veren adamların olsun. Biri fitne Işltlraen ıslâhına gayret et. İşittiğin İyi şeylerin art-masına çalış.

Yemek yedirmekte cömert ol, açları doyur, bahıl kimse başa geçip efendi olamaz.

Seni ziyâret edenleri sen de ziyâret et.

Sana iyilik veya fenâlık yapan herkese iyilikte bulun. Affet, bazı şeylere göz yum.

Sana eziyet veren şeyi terk et, hakkı yerine getirmeye çalış

Arkadaşlarından hasta olanları ziyâret et. Görünmeyenleri araştır. Sana gelmeyenlerle sen alâkadâr ol.

Elinden geldiği kadar insanlara sevgi göster. Herkese selâm ver, aşağı kimseler olsa da, bir mecliste veyâ mescitte berâber bulunur da aranızda meseleler görüşülür ve senin bildiğine muhâlif birşey söylerlerse, sen onlara muhâlefet gösterme. Şayet sana da sorarlarsa, onların bildiği gibi haber ver. Sonra “Bu hususta başka bir kavil de vardır, delili şudur; diyerek kendi bildiğini söyle, seni de dinlerler ve ilimdeki dereceni anlarlar. “Bu kimin kavli” diye sorarlarsa, “bazı fukahânın kavli” de. Böyle yaparsan alışırlar, senin kadrini bilirler ve mevkiin yükselir.

Sana gelenlerin hepsine bir nevi ilim göster, her biri senden birşey öğrenmiş olsun. Onlara kıymetli bilgiler ver, ehemmiyetsiz şeyler söyleme, samîmiyet göster. Az ve güzel latife yap, zîrâ dostluk ilme devamı sağlar. Bâzan onlara yemek yedir ve hâcetlerini gör. Kadirlerini bil, kusurlarına göz yum, yumuşak davran, hoş muâme-le et, hiçbir zaman bezginlik gösterme. Kendini onlardan biri gibi tut.

İnsanlara alışık olmadıkları, bir şeyi teklif etme. Beğendikleri şeyi sen de beğen, onlara dâimâ iyi niyet göster.

Dürüst ve mütevâzı’ ol, kibiri at. Sana haksızlık etseler de sen etme. Sana hıyânet etseler de sen emâneti yerine getir. Vefâdan ayrılma. Takvâya sarıl,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder