24 Nisan 2017 Pazartesi
“KUR’ÂN-I KERÎM İ DİNLEMEK
Âyet-i kerîmede şöyle buyurulmaktadır (meâlen): “Kur'ân okunduğu zaman hemen onu dinleyin ve susun ki rahmete erdirilesiniz.’* (Sûre-i A'râf, 204) Zîrâ susmak iyi dinlemeye, iyi dinlemek basirete, basiret îmân ve amele, îmân ve amel de rahmet ve nîmet-i İlâhîye sebeptir.
Okunan Kur’ân-ı Kerîm’i hem namazda, hem namaz dışında, dinlemek vâciptir. Şâyet meşrû bir özür bulunursa dinlemek vâcip değildir. Bir mecliste hem Kur'ân-ı Kerîm okunuyor, hem de va’z ediliyorsa va’zı dinlemek evlâdır. Müderris mescidde ders okuturken Kur'ân-ı Kerîm okunursa dinlemesi lâzım gelmez.
Ezan ve kâmet esnâsında, Kur'ân-ı Kerîm okumakta olan kimse için münâsip olan okumayı kesip, ezan ve kameti dinlemek ve usulünce onlara icâbetle meşgûl olmaktır. İlim öğrenirken ve öğretirken ezâna icâbet gerekmez.
Labels:
DİNİ BİLGİLER,
Dini Hikayeler,
Dini Kıssalar,
Dini Yazılar,
Evliya Hikayeleri,
Evliyaların Hayatı,
Hikayeler,
Hz. Muhammed (sav),
İlmihal,
İslam,
İslam Tarihi,
İslami Yazılar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder