GÜNLÜK YAZILAR

Şüphesiz yerde ve gökte Allah 'a (c.c.) hiçbir şey gizli kalmaz (Âl-i İmrân - 5)

Mümin kardeşinle münakaşa etme , onun hoşuna gitmeyecek şakalar yapma ve ona yerine getirmeyeceğin bir söz verme (Tirmizi , Birr , 58 )

Allah (c.c.) 'ım açlıktan sana sığınırım. Çünkü açlık ne kötü bir arkadaştır . Hainliktende sana sığınırım  .Çünkü hainlik ne kötü bir sırdaştır .(Ebu Davud , Vitir , 32)


ŞÜKÜR
  Şükür kalb ile nimeti itirafın lisanla onu vern Allah 8c.c.)'a senanın ve uzuvlar ile tâatin mükafatıdır . Nitekim hamd , yalnız dil ile senadır .
 Şükür nimet karşılığında olur . Onun için mihnet durumunda "şükür olsun Hak'tan gelene" denirse mihnetin artması istenmiş olur . Elhamdülillah demek gerekir . Elhamdülillah , lütuftada kahırdada denir . Şükür  ancak lütufda olur .
 Demişlerdir ki , bir kimse nimete şükretse artmasına sebeb olur . Şükürden hasıl olan ziyadelik şükr olunan nimete göredir . Her türlü nimete şükür gerekir . Ta ki her birine göre ziyadelik hasıl olsun . Şükürden aciz olduğunu idrak etmekte şükürdür .
 Bir kimsenin cömertliği çok ise , teşekkür edeni de ona göre olur . Cömert kimse verdiği nimetler üzerine teşekkür talep etse kendi nefsi için çaba harcamış olur . Amma Cenabı Hak böyle değildir hem nimet verici hemde sena edilendir . Kuldan şükür istemesi kulun kendi tarafına ait olur , başka maksat için değildir . belki nimeti fazlalaştırmaktan ötürüdür . Çünkü daha fazla ihsan için şükür yoluna delalet eder . Sonsuz ihsan ile ihsan eder .

HATEM-İ ESAM (R.A.) BUYURUYORKİ.
 Kim dört şeyi , dört şeysiz iddia ederse davası yalandır ;
1-Allah (c.c.) sevgisini idda edip de yasaklarından sakınmayanın iddiası yalandır
2-Rasûlullah (s.a.v.)'ın sevgisini iddia edipte fakir ve yoksulları sevmeyenin iddası yalandır
3-Cennet sevgisini iddia edipte tasadduk etmeyenin iddiası yalandır
4-Cehennemden korktuğunu iddia edipte günahtan sakınmayanın iddiası yalandır



TARİHTE İLGİNÇ OLAYLAR

 Topkapı Sarayında Orta kapının önünde Senk-i İbret veya İbret Taşı olarak bilinen bir sehpa varmış . Tanzimat Fermanı'nın akabinde kaldırılmış bu taş . Ne işe yarar mış derseniz , cellatlar padişahın fermanı üzere kestikleri kelleleri bu taşın üzerine getirip koyarlarmış . Bazen aynı kellenin birkaç gün teşhir edildiği olurmuş sarayın önünde . Acaba bu teşhir ne fayda sağlardı ? Devlet erkânı her an kellelerinin gidebileceğinin düşünerek daha dikkatli davranırdı . Dikey hareketlilik sürecinde olanlara devlet makamlarının hassas yerler olduğu mesajı verilirdi . Üst kademedeki yöneticiler canlarının padişahın iki dudağının arasından çıkacak bir emre bağlı olduğunu bilir ve buna göre hareket ederlerdi . Suçluların cezalandırıldığının görülmesi adaletin işlediğini isbat ederdi insanlara . Böylece devlete olan güven arttırılır , ve ihkak-ı hakkın önü alınmış olurdu . Hangi makama çıkılırsa çıkılsın , dünyanın baki olmadığı mesajı verilirdi .



GÜLÜMSE 

Dilinden Anlamak Gerek

Adamın biri, saat almak için dükkana girmişti. Saatçi, güzel bir duvar saati çıkardı. Müşteri, şöyle bir baktı:

"Görünüşü çok güzel de... Bu iyi işler mi dersiniz?"
"Valla işlemesine çok iyi işler... Amma..."
"Aması ne?"
"Ancak bu saatin dilinden anlamak gerek"
"Nasıl yani?"
"Aslında çok basittir. Bu saat 3'ü gösterdiği zaman 7'yi çalar. İşte o zaman saat 11'i çeyrek geçiyor demektir." :)